Blok zinciri teknolojisinin hızla gelişmesi, altyapıdan uygulama katmanına kadar geniş bir alanı kapsayan birçok yenilikçi şifreleme projesinin ortaya çıkmasını sağladı. Bu projeler sadece dijital paranın gelişimini teşvik etmekle kalmadı, aynı zamanda akıllı sözleşmeler ve merkezi olmayan finans (DeFi) gibi alanlarda da önemli atılımlar gerçekleştirdi.
Layer1 ve Layer2 çözümlerinde, Pharos, Ethereum Sanal Makinesi (EVM) ile uyumlu bir Layer1 projesi olarak öne çıkmaktadır. Proje, 2024 Kasım ayında 8 milyon dolarlık bir tohum finansmanı tamamladı ve ekibi sektörün deneyimli profesyonellerinden oluşmakta, güçlü bir gelişim potansiyeli sergilemektedir.
Aztec, gizlilik korumaya odaklanan yenilikçi bir Ethereum L2 genişletme ağıdır. 2025 yılının Mayıs ayında halka açık test ağını başlatmayı planlıyor ve Ethereum kullanıcılarına gizlilik koruması sağlarken akıllı sözleşmelerin programlanabilirliğini korumayı hedefliyor. Bu denge, blok zincirinin geniş kapsamlı uygulamaları için kritik öneme sahiptir.
Kraken borsa tarafından sunulan Ink ağı, Optimism Superchain'e dayanan bir L2 çözümüdür ve 2024 yılı Aralık ayında ana ağı piyasaya sürülecektir. Ardından 2025 yılının Haziran ayında, toplamda 1 milyar adet INK token'ının ihraç edileceği duyurulmuş ve bu durum ekosistemini daha da zenginleştirmiştir.
Yapay zeka ve blok zinciri kesişim alanında, Bittensor (TAO) benzersiz avantajlar sunmaktadır. Merkeziyetsiz bir makine öğrenimi ağı kurarak, AI modellerinin gelişimini teşvik etmek için rekabet ve iş birliği mekanizmaları kullanmaktadır. TAO token ağı içerisinde merkezi bir rol oynamakta, staking, yönetişim ve ödüller için kullanılmaktadır.
Ayrıca, Grass (GRASS) projesi, merkeziyetsiz fiziksel altyapı ağının yeni bir yönünü keşfetti ve blok zinciri teknolojisinin gerçek dünya uygulamalarındaki potansiyelini sergiledi.
Bu projelerin çeşitliliği ve yenilikçiliği, şifreleme alanının canlılığını ve potansiyelini vurgulamaktadır. Teknolojinin sürekli ilerlemesiyle, daha fazla çığır açan uygulamanın ortaya çıkmasını bekleyebiliriz, bu da tüm sektörün ileriye doğru ilerlemesine katkıda bulunacaktır. Ancak, yatırımcılar ve kullanıcılar bu projelere katılırken dikkatli olmalı ve riskleri ve fırsatları kapsamlı bir şekilde değerlendirmelidir.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Blok zinciri teknolojisinin hızla gelişmesi, altyapıdan uygulama katmanına kadar geniş bir alanı kapsayan birçok yenilikçi şifreleme projesinin ortaya çıkmasını sağladı. Bu projeler sadece dijital paranın gelişimini teşvik etmekle kalmadı, aynı zamanda akıllı sözleşmeler ve merkezi olmayan finans (DeFi) gibi alanlarda da önemli atılımlar gerçekleştirdi.
Layer1 ve Layer2 çözümlerinde, Pharos, Ethereum Sanal Makinesi (EVM) ile uyumlu bir Layer1 projesi olarak öne çıkmaktadır. Proje, 2024 Kasım ayında 8 milyon dolarlık bir tohum finansmanı tamamladı ve ekibi sektörün deneyimli profesyonellerinden oluşmakta, güçlü bir gelişim potansiyeli sergilemektedir.
Aztec, gizlilik korumaya odaklanan yenilikçi bir Ethereum L2 genişletme ağıdır. 2025 yılının Mayıs ayında halka açık test ağını başlatmayı planlıyor ve Ethereum kullanıcılarına gizlilik koruması sağlarken akıllı sözleşmelerin programlanabilirliğini korumayı hedefliyor. Bu denge, blok zincirinin geniş kapsamlı uygulamaları için kritik öneme sahiptir.
Kraken borsa tarafından sunulan Ink ağı, Optimism Superchain'e dayanan bir L2 çözümüdür ve 2024 yılı Aralık ayında ana ağı piyasaya sürülecektir. Ardından 2025 yılının Haziran ayında, toplamda 1 milyar adet INK token'ının ihraç edileceği duyurulmuş ve bu durum ekosistemini daha da zenginleştirmiştir.
Yapay zeka ve blok zinciri kesişim alanında, Bittensor (TAO) benzersiz avantajlar sunmaktadır. Merkeziyetsiz bir makine öğrenimi ağı kurarak, AI modellerinin gelişimini teşvik etmek için rekabet ve iş birliği mekanizmaları kullanmaktadır. TAO token ağı içerisinde merkezi bir rol oynamakta, staking, yönetişim ve ödüller için kullanılmaktadır.
Ayrıca, Grass (GRASS) projesi, merkeziyetsiz fiziksel altyapı ağının yeni bir yönünü keşfetti ve blok zinciri teknolojisinin gerçek dünya uygulamalarındaki potansiyelini sergiledi.
Bu projelerin çeşitliliği ve yenilikçiliği, şifreleme alanının canlılığını ve potansiyelini vurgulamaktadır. Teknolojinin sürekli ilerlemesiyle, daha fazla çığır açan uygulamanın ortaya çıkmasını bekleyebiliriz, bu da tüm sektörün ileriye doğru ilerlemesine katkıda bulunacaktır. Ancak, yatırımcılar ve kullanıcılar bu projelere katılırken dikkatli olmalı ve riskleri ve fırsatları kapsamlı bir şekilde değerlendirmelidir.