Bitcoin fiyatının ekran üzerinde 120.000 dolarlık ölçekte dalgalanmasıyla birlikte, tüm kripto piyasası tarihi bir an yaşadı. Ancak geçmişte 69.000 ve 100.000 doları aşarken yaşanan gürültüden farklı olarak, bu seferki piyasa alışılmadık bir sükunet sergiliyor. Piyasada yayılan birkaç sevindirici haber, sessizliği örtmeye yetmiyor; bir zamanlar "Aya doğru" çığlıkları kayboldu, geriye sadece yatırımcıların içindeki tarif edilemez "yükseliş korkusu" kaldı. Bu sükunetin bir nedeni var. Son üç ayda, Bitcoin'in toplam artışı %46'dan fazla oldu; sürekli yükseliş ve yeniden kırılan zirveler, yatırımcıların heyecan eşiklerini büyük ölçüde artırarak uzun bir duyusal uyarım gibi hissettirdi. Eskiden birkaç puanlık dalgalanmalar piyasayı coştururken, şimdi Bitcoin yeni bir zirveye ulaştığında, onun "%" göreceli değeri giderek küçülüyor ve sağladığı heyecan hissi sürekli olarak azalıyor, insanlar bu tür bir yükselişe karşı bir miktar kayıtsız kalıyor.

Ancak daha derin bir neden, Bitcoin anlatısının mantığındaki sessiz değişimdir. Bir zamanlar, daha çok spekülatif bir yeni varlık olarak görülüyordu, fiyat dalgalanmaları ve piyasa spekülasyonlarıyla yakından bağlantılıydı. Ancak şimdi, düzenleyici olumlu gelişmelerin sürekli olarak ortaya çıkması ve kurumsal fonların sürekli girişi ile birlikte, Bitcoin giderek Amerika'nın kontrolsüz mali harcamalarına karşı bir makro varlık haline geliyor. Bu yeni zirve, artık yalnızca piyasa spekülasyonları tarafından yönlendirilmiyor, aksine daha derin makro değişimlerin bir sonucudur. Bir varlık spekülatif bir araçtan makro koruma aracına dönüştüğünde, piyasanın duygu ifadesi doğal olarak daha ölçülü ve mantıklı hale gelecektir.
Bitcoin'in görkemli durumu ile Ethereum'un zorlu süreci arasında belirgin bir tezat var. 5 ay sonra, Ethereum ancak 5 ay önceki 3050 dolar zirvesine geri çıkmayı başardı, oysa bu süre zarfında Bitcoin %17 daha yükseldi. Bu "Bitcoin'in yalnızca güzel olması, alternatiflerin takip etmemesi hatta geride kalması" durumu tesadüf değil. 2024'te spot ETF gibi faktörlerin, kurumsal fonların Bitcoin'e yoğunlaşmasına neden olmasının ardından, bu durum kripto piyasasını sürekli rahatsız etti. Kurumsal fonların büyük ölçekli akışı, Bitcoin'in piyasada daha baskın bir konumda yer almasını sağladı ve fonların çekim etkisi, alternatif coinlerin yükseliş gücünü belirgin şekilde azalttı. Şu anda, alternatif coinler genel olarak yükseliş eğilimi gösteriyor olsa da, "alternatif coin sezonu" nun gerçekten gelip gelmeyeceği konusunda piyasa hala şüpheci. Geçmişteki VC güven krizi, yatırımcıların alternatif coin projelerine olan güvenini sarstı, büyük miktarda açığa çıkma dalgaları da piyasayı sık sık tehdit ediyor, Meme coinlerin yükselişi ise alternatif coinlere akabilecek fonları başka yöne yönlendiriyor. Bu faktörlerin bir araya gelmesi, alternatif coinlerin toparlanma yolunu belirsizlikle dolduruyor.

Dikkat çekici olan, piyasanın heyecan noktalarının sessizce değiştiğidir. Bir zamanlar, Bitcoin'in yeni zirveleri tüm piyasanın dikkatini çekiyordu ve her bir kırılma, halk arasında büyük tartışmalara yol açıyordu. Ancak şimdi, herkesin gözleri daha çok altcoinlere çevrildi ve bunların patlama yapıp yapamayacağını umuyor. Sonuçta, sağlıklı bir piyasa, çok çeşitli varlıkların ortak refahını gerektirir, tek bir varlığın tek başına öne çıkmasını değil. Bitcoin'in 120.000 dolar eşiğini aşması, yeni bir kilometre taşıdır; bu sadece fiyatın yükselişini değil, aynı zamanda kripto piyasasının derin bir dönüşümden geçtiğini de gösteriyor. Bu süreçte, Bitcoin'in anlatı mantığı değişiyor, piyasanın fon akışları değişiyor ve yatırımcıların dikkat noktaları da değişiyor. Gelecekte, kripto piyasası nereye gidecek, "altcoin sezonu" zamanında gelecek mi, bunun cevabını vermek için zamanı beklemek gerekiyor. Ama kesin olan bir şey var ki, bu piyasa yeni zorluklar ve fırsatlarla, daha olgun ve daha karmaşık bir tutumla karşılaşıyor.